KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. Bir İşadamının Komünizme Bakışı

Bir İşadamının Komünizme Bakışı

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 8 dk okuma süresi
279 0

Amerika’da petrol alanında söz sahibi olan ve her daim olmaya devam edecek bir ailenin babası Fred KOCH’un yazdığı bir kitaptan bahsetmek istiyorum.
– ‘Bir İşadamının Komünizme Bakışı’
Fred Koch 23 eylül 1900 doğumlu. Avrupa’dan ABD’ye göçmüş bir ailenin çocuğu. MİT mezunu olan Koch ilk iş olarak bir rafineri kuruyor. Koch endüstri zamanla büyüyor. Şirketin şuandaki büyüklüğü; ABD bulunan Kanada’da elde edilen ve piyasaya sürülen petrol rafinesinin %25 kadar. California, Minnesota, Alaska, Texas, Michigan’da ise büyük yatırımları var. (ham petrol alımını aslıdan yönetiyor). Zürih’te kendisine ait bir bankası mevcut olan ayrıca Koch ayrıca dünya havalandırma sektörünü elinde bulunduruyor. Sadece kendisine ait 6500 km’lik enerji nakil hattına sahip. Türkiye’de bile milyonlarca dolarlık yatırımları bulunuyor. 2015 yılında ABD deki en büyük şirketler sıralamasında ikinci sırada yer almış. Babası için Hitlerin rafinerisini kurduğu iddiası hala ortada. 1966 yılında Fred Koch şirket yönetimini bugün 82 yaşında olan oğluna devretti. Tahmini servetleri ise 50 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Aile babadan sıkı bir cumhuriyetçi geleneğe sahip.

Sayın Fred KOCH’un 1929-1930-1931 yıllarında Rusya’ya ticari amaçla yaptığı gezide dönemin Sovyetler Cumhuriyetinde ‘Komünizm’i tanıdıktan sonra komünizm hakkındaki görüşlerini, diğer ülkelerdeki ve kendi ülkesindeki etkilerini ve ondan korunma yollarını kitaplaştırmış. Koch’un son dönemlerinde herkesi komünist olarak gördüğü ve kimseyle görüşmek istemediği çocuklarının demeçlerinde yer alan dikkat çekici hususlardandır. ‘Bir İşadamının Komünizm‘e Bakışı’ adlı kitap 1961 yılında yayımlanmış olup halen Güney Missisipi Üniversitesi Dijital Kütüphanesinde muhafaza edilmekte ve ayrıca yayın hakkı Koch tarafından müsaade edildiği için erişime açık metaryaller arasındadır.
Fred Koch, 1929’da Wichita Kulübüyle yolları kesiştiğini, Soyuzneft, Grozneft, Azneft gibi kuruluşların başkanları ile tanıştığını söyler. 1930-31’li yıllarda Sovyet mühendislerin Amerika’ya geldiğini ve Amerikan rafinelerini incelediği bilgisini paylaşır.
Yıl 1930 olduğunda Rusya macerası başlar. Jerome Livshitzz ile tanıştığını ve onun sıkı bir komünist olduğunu anlatır. Onunla yolculuk ettiğini ve kendisinden komünist teknikleri ve metotları hakkında bilgi aldığını aktarır. Komünist partilerin orta düzey entelektüel zihniyet tarafından yönetildiği tespitinde bulunarak tipik bir Amerikalı komünistin orta sınıf bir lise yada üniversite mezunu olabileceğini ima eder. Komünist felsefesini üç ana unsura ayırmıştır; tarihi materyalizm, diyalektik materyalizm ve ekonomik determinizm. Komünizm ütopyasından bahsederek bu kavramları tek tek örnekler ile açıklar.
Marksizm ve bilimsel sosyalizm arasındaki ilişkiyi maddeler. Rusya’nın beş adımda komünizm vasıtasıyla Çin’i nasıl ele geçirdiğini özetleyerek kullanılan yöntemleri de okuruyla paylaşır. Bunlar; öğrencilerin aklını fethetmek, komünist parti entelijansiyasına öğrencileri sevk etmek, insanların ne istediklerini bulmak ve onlara onun sözünü vermek, devrim, savaş, zafer, azınlığın diktatoryası ve ulusal kölelik.
Küba’da Batista’nın 10 ay komünist Castro ile nasıl savaştığını ve Florida, Teksas ve Meksika’dan nasıl desteklendiğini anlatır. Dönemin uluslararası ilişkilerinden, Amerikan Senatosuna Panama Kanalı hakkında verilen bilgilerden bahseder. Lenin’in, ‘Dünyayı ellerine olgunlaşmış bir meyve gibi ele geçireceğiz’ sözüne yer verir.
Amerika’nın ele geçirilmesinde ilk olarak üst kademe yöneticilerin kullanılabilir hale getirilmesi ya da suikastla yok edilmesinden, işçi gruplarının ele geçirilip eylemler yapılmasından (elektrik kesintileri gibi) Washington, New York, Chicago gibi şehirlerde halk ayaklanmalarından, dünya devletlerinin yönetimini yanlarına alarak destek çıkmalarını sağlamasından, enflasyon, depresyon ve kaostan, nükleer savaş propagandası ile korku yaymak yollarını kullanarak ele geçirmek isteyeceğinden bahseder. Uluslararası nakdi yardımlardan bahsederken Bolivya örneğine değinir. Verilen yardımın yüksek fiyatlı mal ihracatı ile geri alındığını ve bunun Kruçev Rusyası tarafından bir propaganda olarak kullandığını söyler. Verilen yardımların İtalya, Yugoslavya, Fransa, Avusturya, Pakistan gibi ülkelerde milliyetçiliği pekiştirdiğini ve bunda felsefi olarak komünizme yakınlaşmayı sağladığı tespitinde bulunur. Komünizm düşüncesinin vergiden muaf vakıflar, işçi dernekleri ve hatta anayasa mahkemesine bile sirayet ettiğini söyler. Binlerce akademisyene, gazeteciye hatta Birleşmiş Milletler personeline bile komünist düşüncelerin sirayet ettiğinden ve etkisi altında olduklarını iddia etmiştir. Bir eski FBI ajanın filmlere gitmediğini veya televizyon izlemediğini çünkü yaptığı gizli bir çalışmada aktör, yazar ve yönetmelerin çoğunun komünist olduğunu kendisine söylediğini yazmıştır. Kitapta dönemin cumhuriyetçi adayı Wendell Lewis Wilkie için özel bir bölüm ayırmıştır. Willkie; Roosevelt’e karşı aday olmuş, az farkla kaybetmişti. Almayan’dan Amerika’ya göçen avukat anne ve babanın çocuğuydu ve kölelik karşıtlığıyla da biliniyordu. Sayın Koch’a göre seçim döneminde komünistlerden bayağı destek görmüştü.
1958’de Irak’ta çalıştığı dönemde, Irak’taki rafinelerde görevli personelin çoğunun ABD veya İngiltere’de üniversiteye gittiğini ve buralarda komünist olduğu görüşünü savunmuştur kitabında. Komünizm ile savaşmak için İtalya’ya 1947’de 4 milyar dolar gönderen ABD’nin yine Mussollini’ye karşı komünist Palmiro Togliatti’yi desteklediğini yazmaktadır. İkinci Dünya Savaşında 13 bin komünistin savaştığını, atom bombasının yapımında komünistlerin de çalıştığını iddia etmiştir. Aslıda bu iddiası Einstein’ın komünist olduğu iddiasıyla da örtüşüyor. Malezya’da Sukarno’yu komünist olarak tanımlıyor ve ABD’nin kendinse yardım ettiğini iddia ediyor. Yine Cezayir’de Fransızlara karşı komünist Cezayirlilerin (FNL) desteklendiğini iddia etmiştir.

Ana başlıkları ve önemli bulduğumuz hususları kısaca aktarmaya çalıştığımız kitabını komünizm ile mücadelede tavsiyeler ile bitiriyor. Koch’un kimi iddiaları uç ve inanılmaz gibi gelse bile zamanının komünizm ile mücadelesi konusunda büyük fikirler verdiği açık bir gerçek. Çevresi, siyasi ve ekonomik gücü , fikirlerinin önemsendiği ve ailenin fikirlerinin hala ABD de dinlendiğinin en önemli göstergesi. Dünya enerji güvenliğini kendi çevresinde dönenler bir yana dursun ABD enerji güvenliği açısından önemli bir aile ve uzun sürede önemini koruyacaktır.
Ömer Gök
————————————————————-
Kaynakça
http://digilib.usm.edu/cdm/compoundobject/collection/manu/id/1420/show/1401
http://www.kochind.com/files/discovery/discoveryapril2009.pdf
http://www.weeklystandard.com/paranoid-style-liberal-politics/article/555525?nopager=1
https://www.forbes.com/global/2006/0313/024.html#217ed6f35a77
http://www.oilru.com/or/26/466/


https://www.newyorker.com/magazine/2010/08/30/covert-operations

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir