Bakü’nün endişesinin başlıca nedenlerinden biri de İran çevresinde artan gerginlik; analistler diyor ki…
Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı’nın diplomatik danışmanı, ABD Başkanı Donald Trump’ın İran’a yazdığı mektubu iletti. Yeni Musavat’ın haberine göre, İran Dışişleri Bakanı Abbas Irakçi, Instagram hesabından bu açıklamayı yaptı. “BAE Devlet Başkanı’nın Diplomatik Danışmanı Anwar Gargash ile görüştüm.
Aragchi, “İkili ilişkiler ve bölgesel konuların yanı sıra ABD Başkanı’ndan da bir mektup aldım” dedi. BAE Devlet Başkanı’nın Diplomatik Danışmanı Enver Gargaş İran’ı ziyaret etti. BAE Devlet Başkanı Danışmanı, ziyaret kapsamında İran Dışişleri Bakanı Abbas Irakçi ile görüştü. Dini Lider Hamaney’in Trump’ın mektubunu kabul edip etmeyeceği henüz belli değil.
Trump’ın, Hamaney’e İran’ın nükleer silah geliştirmesini engellemek için müzakere çağrısı yapan bir mektup gönderdiği ve askeri eylemden çok diplomasiyi tercih ettiğini belirttiği belirtiliyor. Hamaney ise, “Trump taleplerini dile getirmeye çalışıyor ancak İran bunları kabul etmeyecek” dedi. “Bazı vicdansız hükümetler sorunları çözmek için değil, kendi çıkarlarını ilerletmek için pazarlık yaparlar.” Hamaney, “İran İslam Cumhuriyeti kesinlikle onların umutlarını karşılamayacak” dedi. İran Cumhurbaşkanı Mesut Pezeşkian da Amerikalı mevkidaşına yönelik sert ifadeler kullandı. Ukrayna lideri Volodimir Zelenskiy’e yönelik davranışlarını utanç verici olarak nitelendirdi. “Zelenskiy’e karşı davranışı gerçekten utanç verici. “Sana şunu yapmanı emrediyoruz, bunu yapmamanı emrediyoruz, yoksa ben bunu yaparım” demeleri kabul edilemez. İran Cumhurbaşkanı, “Genel olarak sizinle müzakereye gelmem, ne istiyorsanız onu yapın!” dedi.
İran’ın en üst düzey diplomatı Irakçi, Trump’ın Tahran’ın nükleer silah edinebileceği yönündeki endişelerini dile getirmesinin yanlış olduğunu söyledi. Diplomatik servis başkanı, İran’ın Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması (NPT) ilkelerine uymaya devam ettiğini vurguladı. Eğer asıl mesele İran’ın nükleer silah edinmesini engellemekse sorun yok. İran’ın tutumu çok net. Araghchi, “Tahran, her şeyi belirleyen NPT’ye ve Dini Lider’in fetvasına (dini ferman) bağlıdır” dedi.
Son günlerde İran ekseninde hissedilen Washington-Tahran gerginliği elbette Bakü’nün de radarında. Bu nedenle Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov’un Aragçi’ye yaptığı çağrı dikkat çekicidir. Telefon görüşmesinde Azerbaycan-İran ikili ve bölgesel ilişkilerinden kaynaklanan konular ele alındı. Bakan Ceyhun Bayramov, mevcut Azerbaycan-İran ilişkilerinin geliştirilmesinde siyasi diyaloğun önemini vurguladı. Azerbaycan ile İran arasında enerji, ulaştırma ve yatırım alanlarında hayata geçirilen ortak projelerin stratejik öneme sahip olduğu kaydedildi. İran’dan geçen ulaşım koridorlarının yanı sıra Azerbaycan’ın batı bölgelerini Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’ne bağlayan altyapı projelerinin bölge için yeni fırsatlar yarattığı kaydedildi. İki ülke arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesinde Hükümetlerarası Ekonomik Komisyonun rolüne de değinildi. Telefon görüşmesinde ayrıca, karşılıklı ilgi duyulan diğer konularda da görüş alışverişinde bulunuldu. Bakü’nün kaygılarının sebeplerinden biri de hiç kuşkusuz İran etrafındaki gerginliktir. Ancak bu zengin nedenlerin arasında Türkiye-İran, İsrail-İran gerginliği ve Suriye meselesi de yer alıyor. Bu arada, Chabahar limanı yakınlarındaki sularda Rusya, Çin ve İran’ın “Security Connection – 2025” adlı ortak deniz tatbikatları Washington’ın dikkatini çekti. Üç ülkenin savaş gemileri askeri tatbikatlara katılıyor. Tatbikatlar, katılımcı ülkelerin silahlı kuvvetleri arasındaki karşılıklı güveni ve iş birliğini derinleştirmeye hizmet etmelidir. Rusya, Çin ve İran, Kuzey Hint Okyanusu’nda düzenlenen bu askeri tatbikatlar aracılığıyla Amerika Birleşik Devletleri’ne bir mesaj gönderiyor.
Milletvekili Asım Mollazade, Yeni Musavat’a yaptığı açıklamada, Azerbaycan’ın İran’ın büyük güçlerle ilişkilerine müdahale etmediğini söyledi. Azerbaycan’ın İran’la daha çok lojistik ve koridorlar konusunda görüşmeler yürüttüğünü belirten yazar, “İran ile Batı arasındaki sorunların çözümünde Azerbaycan’ın katılımına gerek yok.” İran’a saldırı ihtimaline gelince, milletvekili bu ihtimali dışlamıyor: “Her şey Tahran’ın hamlelerine bağlı.” Bölgeye askeri müdahale ihtimali var. “Durumun kontrolden çıkmasını önlemek için İran’ın nükleer programından vazgeçmesi gerekiyor.”
Analist Elhan Şahinoğlu’na göre Washington, İran’a yönelik baskıyı artırmayı planlıyor: “ABD, İran petrolü taşıyan tankerleri okyanus ve denizlerde tutacak ve denetimler yapacak. Bu durum İran’ın petrol satışlarında sorunlara yol açacaktır. Beyaz Saray’ın amacı, İran’ın ekonomisini olumsuz etkileyecek miktarda petrol satmasını önlemek. Görünen o ki Washington, bu şekilde İran’ın ABD’nin şartlarını kabul edeceğini düşünüyor. Ancak İran’daki muhafazakar çevreler Washington’un taleplerine uymayacak ve Dini Lider Ali Hamaney, Cumhurbaşkanı Mesud Pezeshkian’ın ABD ile müzakere etmesini yasakladı. Muhafazakâr çevreler ise buna karşılık İran’ın Rusya ve Çin’le askeri ittifakını güçlendirmeyi gerekli gördüler.”
Analist Asif Nerimanli’ye göre Trump’ın Hamaney’e yazdığı mektup, İran konusunda yeni bir gerginliğin başlangıcını işaret ediyor: “ABD’de İran’la ilgili üç senaryonun masada olduğu görülüyor: Nükleer program konusunda anlaşmaya varılması; İran’ın, nükleer programı da dahil olmak üzere Ortadoğu’da silahlı gruplar kurmayacağına ve “direniş ekseni” olarak adlandırdığı sistemi terk edeceğine dair geniş kapsamlı bir taahhütte bulunduğu bir anlaşma; İran’a askeri müdahaledir. “Benim görüşüme göre, askeri müdahale son çare olarak saklanmalıdır, ancak Washington’da destekçilerden çok karşı çıkanlar var.”
Siyasi yorumcuya göre, Ukrayna’daki savaşı durdurmak isteyen Trump, bundan sonraki büyük tırmanışla ilgilenmiyor gibi görünüyor: “Tahran’ın çok fazla seçeneği yok. Mevcut şartlarda Rusya ve Çin’in de katılımıyla ABD ile müzakerelere girmeye çalışıyor. Bu, masada elinizi güçlendirmeniz için fırsatlar yaratabilir. Askeri müdahale seçeneğini sona saklayan Washington, Tahran’a geniş kapsamlı taahhütler getiren, yaptırımları sıkılaştıran, askeri liderliği hedef alan ve vekil güçlere karşı yerel operasyonları genişleten bir anlaşmayı kabul etmesi için baskıyı artırabilir. “Elbette bu konuda bölgede yaşanan gerginlik Azerbaycan’ı da kaygılandırıyor.”
Emil SALAMOĞLU
https://musavat.com/news/bakidan-tehrana-qefil-zeng-ne-bas-verir_1153140.html