26 yıldır Aliyev ailesi tarafından nepotizmin dibe vurduğu, Dünya tarihinde ilk defa bir
Cumhurbaşkanı eşinin Monarşik sistem gibi Cumhurbaşkanı yardımcısı yapıldığı,
Azerbaycan’da yolsuzluk, rüşvet, hileli seçimler, muhalefetin baskı altında tutulmasıyla bu
hafta sonu yapılacak seçimlerde halkın vicdanı yine kaybedecek.
2003 yılından bugüne kadar ülkede yapılan hiçbir seçim şeffaf geçmedi. Avrupa Güvenlik
ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT)’in 2018 yılında Azerbaycan Seçimleriyle ilgili yayınladığı
raporda, seçimlerde usulsüzlüklerin olduğu iddia edilirken, hile, oy doldurma, sahte oylar
Azerbaycan seçimlerinin her zaman seçim gerçeği oldu, ne muhalefet ne de uluslararası
gözlemciler bu duruma müdahale edebildi. Gelecek seçimlere katılacak olan
gözlemciler de iktidar tarafından özel seçilmiş taraflı gözlemciler olması önümüzdeki
seçimlerin de diğerleri gibi şaibeli geçeceğini gösteriyor .
Demokrasi kavramının unutulduğu bir ülke olan Azerbaycan’da muhaliflerin
tutuklanarak hapse atılmasıyla muhalefet var olma mücadelesi veriyor. Ilgar
Mammadov, Tofig Yagublu bunlardan sadece bazıları, tutuklanan yazarlar, gazeteciler
ise, susturulmak istenen Azerbaycan halkının medeni yaşam isteği ve özgürlük
haykırışlarının sesi olmuşlardı. Haydar Aliyev döneminde var olan özgürlükler de yok
oldu, oğlu İlham Aliyev’le de güç tamamen iktidar partisinin daha doğrusu iktidardaki
ailenin eline geçti.
Uluslararası Şeffaflık Örgütü (Transparency International) raporlarına göre Azerbaycan
Dünya’nın en ‘yolsuz ülkeleri’ arasında yer alıyor . Azerbaycan halkı yaklaşık 600 Manat

asgari ücretle fakirlikle mücadele verirken, Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler
Birliği’nin yayımladığı Panama Belgeleri’ne göre Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham
Aliyev ve Paşayev aileleri Azerbaycan kaynaklarını yurtdışında Dubai, İngiltere, Malta
ve Virgin Adalarındaki Offshore şirketlerine aktararak milyar dolar değerinde
3 servetlerini yönetiyorlar .
Halbuki, 20 Ocak (Yanvar) 1990, Kızıl Ordu’ya karşı Azerbaycan halk cephesi komutanı
rahmetli Elçibey’in önderliğinde verdiği bağımsızlık mücadelesi, akan kan, verilen
şehitler ve özgürlük savaşı, Azerbaycan halkının, demokratik şekilde bağımsız yaşaması
için yapıldı, ülkenin nepotizmle yönetilip baskıyla sömürülmesi için yapılmadı.
Azerbaycan’ın dış politikası ele alındığında, denge politikasıyla dış siyasetin yürütülmek
istendiği gözlemlense de, Rusya ve Türkiye önemli bir ortak olmasına rağmen, İlham
Aliyev’in iktidara gelmesiyle, ABD, İsrail ve Avrupa eksenli bir dış siyaset hakimiyeti
sürdürüldüğü açıkça gözükmektedir. Bunun dışında, Azerbaycan’ın Dünya kamuoyunda
Dağlık Karabağ’da yaşadığı insanlık dramını ve Ermenistan’ın işgal ettiği toprakların geri
verilmesi konusunda, ne Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nden ne de AGİT gibi gözlemci
kuruluşlardan gerekli desteği alamamaktadır. Lobby faaliyetlerini legal diplomatik ve
medyatik yolları kullanmak yerine illegal yollardan Dünya kamuoyunun gözlerinin önünde
alenen rüşvetle yürütmeye çalışan Aliyev yönetimi, Azerbaycan’ı uluslararası arenada haklı
olduğu davasında imajını zedeleyerek haksız duruma düşürmektedir.
İç ve dış politikada yanlış siyaset bölgede hakimiyeti ele geçirmeye çalışan İran, Rusya ve
ABD gibi yabancı güçlerin Azerbaycan halkı üzerindeki manipülasyonunu artırmaktadır.
Azerbaycan’da her geçen gün artan fakirlik, eğitim ve sağlık alanlarındaki yetersizlik,
kültürel erozyon, toplumsal eşitsizlik, hükümetin baskısı, obskürantizm (toplumsal
karamsarlık) ve var olma mücadelesi Azerbaycan halkını dış güçlerin manipüle edebileceği
bir yapıya getirmiş durumdadır. Bu durum, ülke içerisinde ciddi bir ayrışmaya götürebilecek
ciddi bir tehdit unsurudur.
Sonuç olarak Aliyev ailesi çok geç olmadan Azerbaycan’da halkın beklediği refah seviyesinin
artırıldığı ve demokratik kuralların uygulandığı kalıcı reformları yapmak zorundadır. Aksi
taktirde, Dünya’da demokratik olmayan diğer liderler gibi iktidarı kaybederek ülkeyi
bölünmeye götürebilecek kaosa sürükler, buna en güzel örnek Tunus, Mısır ve Libya’dır.
Azerbaycan’ın toplumsal refahı ve güçlü geleceği için önümüzdeki seçimlerde Azerbaycan halkının vicdanının kazanmasını temenni ediyoruz.

Gencehan Tunay