Ankara’da Bombalı Saldırı
Bugün akşam saatlerine yakın bir zaman diliminde Türkiye’nin başkenti Ankara’da askeri servis araçlarına bombalı saldırı yapılmıştır. Yapılan açıklamalara göre saldırıda 28 kişi hayatını kaybetmiş ve 61 kişi ise yaralanmıştır. Saldırıyı kimin yaptığı tam olarak bilinmemekle beraber aslında saldırı Türkiye’nin kalbi olan TBMM’ye yakın ve Türkiye’nin önemli kurumlarının bulunduğu bölgede yaşanması devletin üst kurumlarının hedef alındığını göstermektedir. Saldırıyı hangi örgütün yaptığına dair ipuçları incelendiğinde karşımıza çıkan ilk örgütler PKK ve PYD’dir. Türkiye’nin yaklaşık olarak beş gündür Azez bölgesi ve Minniğ Hava Üssünü topçu ateşleriyle vurmasıyla bölgedeki PYD’ye gerekli mesajı veren Türkiye, bunun neticesinde ise kalbinden vurulmaya çalışılmıştır. Ayrıca DAEŞ’in Genelkurmayı hedef alma ihtimali zayıftır. Çünkü DAEŞ’in Ortadoğu’daki öncelikli düşmanları özellikle AB ve ABD’nin desteğini alan PYD, PKK ve Kuzey Irak Kürt Yönetimi peşmergelerdir. Bu süreçte DAEŞ Türkiye’nin tepkisini almaktan kaçınmaktadır. Ancak Güneydoğu’da zor dönemler yaşayan PKK ile Fırat’ı geçme konusunda Türkiye’nin engeline takılan PYD’nin Türkiye’nin politikalarını etkilemek için böyle bir saldırıda bulunma ihtimali gayet yüksektir.
Yeni Ankara saldırısı aslında Türkiye’nin Suriyelileşme ihtimalinin oldukça yüksek olduğunu, siyasi mercilerin bahsettiği gibi terörün belinin kırılmadığını ve PYD ile PKK’nın Türkiye’ye karşı ortak hareket ettiğini göstermektedir. Ayrıca patlamanın Türkiye’nin kalbinde yaşanması akıllarda istihbarat konusunda zafiyet olduğu kanısını uyandırmaktır. Bu durum aslında üç şekilde yorumlanabilir. İlk olarak terör örgütleri aldıkları darbelerle birlikte istihbarat teşkilatlarına karşı önlem almak için dar bir grupla saldırı kararı almış olabilir. İkinci olarak Çözüm Sürecinin bozulduğu ilk dönemlerde Kandil’den PKK’ya bağlı terör gruplarına istenildiği zaman eylem yapılması izni verilmişti. Artık çeşitli uzantılarla Türkiye’nin çeşitli bölgesinde eylem yapma yeteneği kazanan PKK’nın hücrelerinin faaliyeti olabilir. Üçüncü olarak ise ortada bir istihbarat zafiyetinin bulunma ihtimalidir. Özellikle geçmişte yaşanan bazı saldırılarda istihbarat zafiyetlerinin bulunması Türkiye’nin prestijinin zarar vermiş ve hatta bazı kesimlerce terör gruplarının devlet tarafından desteklendiği iddiaları ortaya atılmıştır. Ayrıca daha önce medyaya yansıyan haberlere göre PKK’nın istihbarat örgütü kurduğu bilinmektedir. Bu günkü saldırı ise PKK’nın istihbarat teşkilatlarının saldırı için gerekli bilgili topladığını göstermektedir. Saldırının askeri servis araçlarına yapılması bu araçların ne zaman kalkacağının bilindiğini kanıtlamaktadır. Ayrıca servis güzergahlarının bilinme ihtimali olduğunu da tahmin edilebilir.
Ancak bu patlama 2003 yılından beri Türkiye’yi yönetenlerin gerekli dersleri ve tedbirleri almadığının kanıtıdır. Özellikle son dönemlerde yaşanan bombalı saldırılara rağmen Türkiye’nin güvenlik merkezi olan kurumların terör hedefi haline gelmesi izlenilen politikaların hatalı olduğunu veya yeterli olmadığını göstermektedir. Ancak bu noktada yapabileceğimiz tek şey siyasi karar alıcıların en sağlıklı kararları almalarını temenni etmektir. Terör örgütlerinin amacının boşa çıkması için yapılması gereken Türk Milletinin bütün gruplarıyla birleşmesidir.
Emrah Kaya
Ankarada bombalar neden patlıyor
475 0