KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. Amerika ‘Türk Akımı’na neden karşı?

Amerika ‘Türk Akımı’na neden karşı?

Ömür Çelikdönmez Ömür Çelikdönmez - - 9 dk okuma süresi
358 0

Amerikalı yetkililerin peşi sıra yaptıkları açıklamalara bakıldığında Türklerin yatacak yeri yok! Türkiye’den Rusya ve İran’la ilişkilerini gözden geçirmesini isteyen ABD Dışişleri Bakanı, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, “Avrupa’nın bölgedeki kesişme noktasında, Türkiye’nin coğrafi yakınlık ve kültürel bağlardan ötürü İran’ı göz ardı edemeyeceğinin farkındayız. Ama bir NATO müttefikimiz olarak Türkiye’den, müttefiklerinin ortak savunmasını ön planda tutmasını istiyoruz. İran ve Rusya, Batılı milletler topluluğuna mensup olmanın sağlayabileceği ekonomik ve siyasi faydaları Türk halkına sunamaz” dedi. (1) Hemen arkasından ABD Dışişleri Bakanlığı Enerji Kaynakları Birimi Müsteşar Yardımcısı John McCarrick, ABD’nin, Rusya’dan başlayıp Karadeniz üzerinden Türkiye’ye aktarılması planlanan ‘Türk Akımı’ ve Baltık Denizi altından Rusya’dan Almanya’ya doğal gaz gönderilmesini planlayan ‘Kuzey Akımı 2’ doğal gaz boru hattı projelerine karşı olduğunu söyledi.

John McCarrick bununla da kalmadı; Rusya’dan Almanya’ya gidecek olan Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattının inşa edilmeyeceğini beklediklerini söyledi. John McCarrick uma uma dönmüş sarı muma! Ne demişler? Köpeğin duası kabul olsa gökten kemik yağar! Amerikalılara göre Kuzey Akım 2 hattı, Rus hükümetinin Ukrayna’dan Avrupa’ya ulaşan boru hattının yönünü değiştirerek, Ukrayna’yı aldığı geçiş ücretinden mahrum bırakmak için düşündüğü ‘siyasi bir proje’. McCarrick, Rus doğalgaz şirketi Gazprom ile Avrupalı alıcılar arasında anlaşmaya varılırsa, Avrupalı şirketlerin Amerikan yaptırımlarına maruz kalma ihtimalinin olduğunu, hattın ‘çizgilerini’ incelemeleri gerekeceğini, ABD’nin aynı zamanda Türk Akımı projesine de karşı olduğunu söylüyor.(2)

Daha öncede Eski ABD büyükelçisi ve Avrupa&Avrasya ve Atlantik Konseyinden sorumlu müsteşar yardımcısı Matthew Bryza; Avrupalıların zamanında ‘gaz pazarının bir Rus oyunu olduğunu’ itiraf ettiklerini, Kuzey Akımının Avrupa’da birleşik bir enerji pazarının kurulmasını engellediğini açıklamıştı. Amerikan Savunma Bakanı eski yardımcısı Michael Carpenter ise Almanya Şansölyesi Angela Merkel’in Kuzey Akım’ın ‘ticari proje’ olduğunu söylediğini hatırlatarak, “Belki de bu doğru, fakat Kuzey Akımı aynı zamanda jeopolitik bir proje” demişti. Carpenter, bu proje olmasa dahi Rusya’nın Avrupa’ya gaz sevkiyatını gerçekleştirmek için yeterince imkânı bulunduğu görüşünde.

ABD Başkanı Donald Trump geçtiğimiz ağustos ayında Rusya, İran ve Kuzey Kore’ye yeni yaptırımlar öngören yasa tasarısını onaylamıştı. Trump’ın onayladığı belge, özellikle de ABD liderinin Rusya’nın ihracata yönelik gaz boru hatlarına 1 yılda 5 milyon dolardan fazla veya tek seferde 1 milyon dolarlık yatırım yapan kişilere yaptırım uygulayabileceğine ilişkin madde içeriyor. Yasada ayrıca ABD’nin Kuzey Akımı-2 projesine karşı koymaya devam edecekleri yer aldı. Rusya Başbakanı Dmitriy Medvedev daha önce ABD’nin Avrupa enerji pazarına ilgi duyduğunu, Washington’ın Moskova’ya yaptırımlarının bazı bölümlerinin ABD’nin sıvılaştırılmış doğal gazının bu bölgede öne çıkarılmasını amaçladığını belirtmişti.(3)

ABD’nin; Türkiye’nin Rusya ve İran’la ilişkilerinden rahatsızlığını açıkça belli etmesi ve Kuzey Akım 2 ile Türk akımına karşı olduğunu açıklamasının arka planında ülkedeki ticari ham petrol stokunun tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkması mevcut. İran’ın nükleer faaliyetlerinin ABD’yi rahatsız ettiği bir gerçek. Ancak ABD’nin rahatsız olduğu ve hiç konuşulmayan başka bir gerçek daha var. O gerçekte; İran petrolünün yüzde 70’den fazlasını Euro bazında satıyor olmasıdır. OPEC’in ikinci büyüğü İran’dan petrol almak isteyenler ABD doları değil, Euro rezervi tutmak zorunda. İşte bu başka rezerv işi de ABD’yi ciddi anlamda rahatsız ediyor. Trump yönetimi, bu sorunu aşmak için, İsrail’i ve Suudi Arabistan önderliğindeki Basra Körfezi petrol monarşilerini birleştiren bir İran karşıtı eksen oluşturdu. BM nezdinde Tahran ile AB ve ABD’nin önceki yönetimi arasında varılmış nükleer anlaşmayı, Ortak Kapsamlı Eylem Planı’nı (JCPOA) baltalamanın yollarını arıyor.

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) Amerikan ekonomisinin 2018’de yüzde 2,5 oranında büyümesini öngörmekle birlikte OECD vergi reformunun ABD’yi nasıl etkiyeceğini kestirmenin zor olduğuna dikkat çekiyor. OECD finans piyasasındaki risklere işaretle ABD ile diğer ortak para bölgelerindeki faiz makasının açıklamasının doların değerlenmesine ve finans piyasasında türbülanslara sebebiyet vermesi bekleniyor. Ticari himayeciliğin küresel teslimat zincirini aksatarak büyümeyi frenleyebileceği de raporda yer alıyor. OECD yükselen piyasalardaki büyüme hızının düştüğüne dikkat çekiyor ve Çin ekonomisinin reformların yavaşlaması ve yüksek borçlanmadan kaynaklanan mali riskler yüzünden tökezleyebileceği uyarısında da bulunuyor.(4)

Amerika Birleşik Devletleri’nde 1975 yılından beri uygulanan petrol ihracatı yasağının kaldırılmasından sonra petrol stokları tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı. Avrupa’ya 40 yıl aradan sonra ilk petrol ihracatının yapılmasının ardından ülkedeki stoklar ABD Enerji Enformasyon İdaresi’nin rakamlarına göre 518 milyon varile yükseldi. Yasağın kalkmasının ardından Avrupa’ya ilk petrol ihracatı, Teksas’dan kalkarak Fransa’nın Marsilya kenti yakınlarına ulaşan American Freedom isimli kargo gemisi ile yapıldı. ABD Enerji Enformasyon İdaresi (EIA), ülkedeki ticari ham petrol stokunun geçen hafta 1,9 milyon varil (yüzde 0,4) artışla 459 milyon varile yükseldiğini açıkladı. ABD’nin haftalık benzin stoku ise 0,9 milyon varil (yüzde 0,4) artarak 210,4 milyon varile yükseldi. Benzin stokuna ilişkin piyasa beklentisi 0,9 milyon varil düşüş olması yönündeydi. Benzin stoku bir önceki hafta 3,3 milyon varil azalmıştı. Bu dönemde, ülkenin ham petrol üretimi de bir önceki haftaya göre günlük ortalama 25 bin varil artarak 9,64 milyon varile yükseldi. Böylece ABD’nin ham petrol üretimi 4 hafta art arda artmış oldu.

Ülkenin ham petrol ihracatı bir önceki haftaya kıyasla günlük ortalama 620 bin varil artışla 1,13 milyon varile yükseldi. Aynı dönemde, ham petrol ithalatı da günlük ortalama 521 bin varil artarak 7,9 milyon varile ulaştı. ABD’nin ticari ham petrol ve benzin stokundaki artışın ardından petrol fiyatlarında önce düşüş, sonra ise yükseliş görüldü.(5) ABD Türk akımına da karşı; Türkiye’nin Rusya ve İran’la ilişkilerinden de rahatsız. Durum bu!

Bakınız:
1- http://www.dw.com/tr/abd-d%C4%B1%C5%9Fi%C5%9Fleri-bakan%C4%B1ndan-t%C3%BCrkiyeye-iran-mesaj%C4%B1/a-41572942
2- https://tr.sputniknews.com/ekonomi/201711291031198133-abd-turk-akimi-aciklama/
3- https://tr.sputniknews.com/analiz/201711161031031549-abdli-uzmanlardan-kuzey-akimi-yorumu/
4- http://www.dw.com/tr/oecd-d%C3%BCnya-ekonomisinde-b%C3%BCy%C3%BCme-bekliyor/a-41568122
5- http://enerjienstitusu.com/2017/11/16/abdde-ticari-ham-petrol-stoku-gecen-hafta-19-milyon-varil-artti/

Ömür Çelikdönmez
Twitter:@oc32oc39

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir