KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. TÜRKİYE’DE DİN POLİTİKALARI VE DİN-SİYASET İLİŞKİSİ

TÜRKİYE’DE DİN POLİTİKALARI VE DİN-SİYASET İLİŞKİSİ

Kafkassam Editör Kafkassam Editör - - 5 dk okuma süresi
471 0

Çok partili döneme geçiş tartışmaları cumhuriyetin kuruluşundan itibaren 1946 yılına dek sürerken din-siyaset tartışmaları, çok daha eskilere dayanmaktadır. Tanzimat döneminde başlayan tartışmalar, günümüzde de güncelliğini korumaktadır. Bilindiği üzere çok partili sürece geçilmeden önce siyasi iktidar, toplumun onayını dikkate almak zorunda değildi. Fakat 1946 yılı itibariyle çok partili hayata geçilmesi, toplumun onayını ve rızasını ön plana çıkartmıştır.

Demokrat Parti’nin (DP) 1946 yılındaki seçimlere girdiği sürece kadar ülkenin kurucusu konumundaki Cumhuriyet Halk Fırkası, rejimin kendini güçlendirmesi için otoriter bir yöntem uygulamıştır. Çok partili hayata geçilmesi aynı zamanda, söz konusu iktidar partisinin ideolojisinin ve oluşturmuş olduğu kurumların da adeta onaya sunulması anlamına gelmekteydi. Öte yandan 1950 yılı itibariyle DP’nin iktidara gelmesi ise aynı zamanda toplumun ve toplum rızasının ön plana çıkması açısından da oldukça anlamlıdır.

DP’nin kuruluşu ve bilhassa bu partinin iktidara gelişi, demokratikleşme açısından önemli bir gelişme olmasının yanı sıra, Türkiye Cumhuriyeti dönemi din-siyaset ilişkisi açısından da oldukça önemli bir dönemi teşkil etmektedir. 19. yüzyıl ile başlayan ve Cumhuriyet’in kurulmasıyla birlikte devletin temel siyasetini oluşturan laiklik uygulamalarının seyri/şiddeti, bu dönemle birlikte yeni bir istikamete oturmuştur. Bu bağlamda 19. yüzyıl ile başlayıp erken Cumhuriyet döneminde oldukça farklı bir rotaya evrilen din-siyaset ilişkisinin izah edilmesi, çok partili hayata geçişle birlikte bazı din politikalarında nasıl değişiklik yapıldığının ortaya çıkarılması ihtiyacını da doğurmuştur.

Bu düşüncelerden yola çıkarak araştırmada, 1946-1960 döneminde Türkiye’de çok partili hayata geçiş politikaları ve bu süreçte din-siyaset ilişkisinin gelişimi doküman analizi yöntemiyle incelenmiştir. İlgili kişi, kurum ve olayları ele alan birincil kaynaklardaki yazılı ve görsel materyallerin içeriği çözümlenerek din ve siyaset arasındaki bağıntı yorumlanmıştır. Bu inceleme, 1946-1960 dönemine ait Meclis Tutanakları, Meclis konuşmaları, kanunlar, parti kongrelerindeki tartışmalar, seçim mitingleri, gazete haberleri, biyografiler ve süreli mecmua yayımlarına dayanmaktadır. Çalışma temel olarak siyaset ve din arasındaki ilişki ve etkileşimler kapsamında, tek partili ve çok partili dönem iktidarlarının politikalarına dayanarak hazırlanmıştır. Din-siyaset ilişkisinin boyutları, Cumhuriyet dönemi politikalarının dönemsel farklılaşmasına göre incelenmiştir.

İdarî dönüşüme bağlı değişimler üç bölümde ele alınmıştır. İlk bölümde, Osmanlı Devleti’nde yenilik hareketlerinin doğuşu olarak kabul edilen “Tanzimat” döneminden Cumhuriyet’in ilk yıllarına din ile devlet arasındaki münasebet, küresel olaylarla ilişkilendirilerek incelenmiştir. Yeni bir Türk Devleti’nin kurulması ve Dünya Savaşlarının din ve laikleşme konusundaki politikalara olan yansımaları değerlendirilmiştir. İkinci bölümde, çok partili hayata geçiş ve DP’nin kuruluşuyla dinin siyasi hayattaki konumunun dönüşümü tartışılmıştır. Üçüncü bölümde ise DP’nin muhalefetten iktidara gelişiyle birlikte demokratik düzene geçiş çabalarının din-siyaset ilişkisine olan etkileri incelenmiştir. Bu üç bölümde yapılan incelemeden, 1946-1960 arasındaki süreçte yaşanan zihnî dönüşümün ve siyasi olayların din-siyaset ilişkisinin yumuşamasında önemli rol oynadığı sonucuna varılmıştır. Çok partili hayata geçişle birlikte siyasi rekabet artmış ve bu rekabette avantaj elde edebilmek için Cumhuriyet’in ilk yıllarından itibaren siyasi otoritenin kontrolü altında tutulan dine yönelik tutumda yumuşamaya gidilmiştir.

Bu çalışma Osmanlı klasik dönemi din uygulamalarından Tanzimat dönemine oradan da Cumhuriyet döneminde din-siyaset münasebetlerine bir göz atarak asıl vurguyu 1946 yılından 1960 darbesine kadar geçen süreçte ortaya çıkan laiklik tartışmaları ile bunu ortaya çıkaran din-siyaset münasebetlerini devrinin kaynakları ile isabetli bir şekilde ele almakta ve konuyu aydınlatmaktadır. Böylece geçmişten günümüze bu konudaki değişme ve gelişmeler konusunda bir altyapı sağlanmaktadır. Eser günümüzde yeniden ortaya çıkan tartışmalara son verecek mahiyettedir.
Dr. Sinan Ateş

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir