4 Şubat 1954 Moskova’da doğdu. 62 yaşında 19 Aralık 2016 da fetö ve derin bağlantıların olduğu kişi ya da kişilerce öldürüldü. (http://www.kafkassam.com/rus-buyukelci-andrey-karlovu-moon-tarikati-oldurdu.html) Cenazesini resmi törenle aldılar. Khimki mezarlığına gömdüler. İtartass ölümünü acil koduyla geçti. (http://tass.ru/proisshestviya/3887350). Karlov; Rus dışişleri personeli bir dedenin torunu. Dünyanın birçok yerinde 40 yılı aşkın bir süre Rusya devletine diplomat olarak görev yaptı. 1976 da göreve başladı. 84-90 yılları arasında dış işleri Kore demokratik halk cumhuriyeti büyükelçiliği görevinde bulundu. 1992-1997 yılları arasında Kore Cumhuriyeti büyükelçiliği yaptı. Korece öğrendi. 9 Temmuz 2001-2006 yıllarında tam yetkili büyükelçi olarak Kuzey Kore’ye tekrar atandı. 2007 -2013 yılları arasında Rus Dışişleri bakanlığı konsolosluk işleri genel müdür yardımcılığı görevinde bulundu.2013 yılında Türkiye tam yetkili büyükelçisiydi.(http://www.turkey.mid.ru/rus/amb.html9), (http://www.kremlin.ru/acts/bank/17141) Moskova Devlet üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunuydu. Hem Güney Kore’yi hem Kuzey Kore’yi iyi biliyordu. Suriye’deki muhalif gruplarla da işbirliği yapmaya hazırız mesajı vermişti. (http://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-38365001)
Antalya’daki g20 zirvesinde Putinle beraber uçaktan inen ilk kişiydi. ( http://www.dailymail.co.uk/video/video/video-1378601/Andrey-Karlov-arrives-G-20-summit-Vladimir-Putin.html) Rusya ile Türkiye’nin arasındaki sorunların çözümü konusunda hep yapıcı olarak çalıştı. Her fırsatta ekonomik konularda ortak yapılacaklar üzerinde durdu. İki ülkenin de çıkarlarının maksimum olması hususunda elinden gelen çabayı sarf etti. Uçak krizini bir trajedi olarak tanımladı; mümkün olduğunca yumuşak davranmaya ve iki ülke arasındaki ortak noktaların bulunması hususunda çaba sarf etti. Rus dış işleri bakanlığı sözcüsü Zaharova tarafından övgüyle bahsedildi. (https://tr.sputniknews.com/turkiye/201612191026384852-buyukelci-karlov-kimdi/ ) Türkiye’yi hep bir müttefik olarak kabul ediyordu. Türkleri hiç bir zaman düşman olarak tanımlamadı. Hep dost olarak gördü. Belki Antalya esnafının üzüldüğünden daha çok üzüldü turistlerin ülkeye girişindeki azalmasından. Rusya vize uygulamasına geçtiğinde Türk vatandaşlarının vize konusuna herhangi bir sıkıntı yaşamaması için elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştı. (http://istanbul.mid.ru/-/posol-rf-zdem-sagov-turcii-dla-normalizacii-otnosenij-interv-u-ria-novosti-?inheritRedirect=true). Türkiye’de üzerine şimşekleri çektiği tek husus Rusya’nın PKK yı terör örgütü olarak tanımadığı konusunda demeciydi. Kuzey Irak yönetimine silah yardımı yaptıklarını ve PKK’nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından terör örgütü olarak kabul edilmediği için Rusya tarafından da kabul edilmediğini söylemişti. ( http://www.sabah.com.tr/dunya/2015/10/18/rusyanin-ankara-buyukelcisi-pkk-teror-orgutu-degildir) Mesleğinde hep mükemmeliyetçi oldu. İngilizcesinin yanında akıcı Korece’si akıllarda kalan yeteneklerindendi. Kore lideri Kim Jong’un bile dikkatini çeken bir kişiliğe sahipti. (https://www.1tv.ru/news/2016-12-20/316472-kollegi_i_druzya_vspominayut_ubitogo_v_turtsii_andreya_karlova_kotoromu_bylo_62_goda) Pyongyang kilisesinin yapımında büyük katkılara bulundu. Rus Ortodosk kilisesi yüksek heyeti tarafından “Aziz Sefafima” derecesine layık görüldü.( https://mospat.ru/archive/2006/08/32512/)
Kripto Fetöcü diyorum çünkü sayın Cumhurbaşkanımız öyle tanımladı (https://www.youtube.com/watch?v=ddaTy0Hbkq4 ) Rus uçağı düşürüldüğünde; kripto fetöcülerin dergilerde, köşelerde Rus devletine, halkına ve Putin’e küfürler savurdukları gibi Türk devletine halkına ya da Sayın Cumhur Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a tek kelime etmedi, bu konuda taciz edenleri ya da olayı kaşımak isteyenlere hep kapısını kapalı tuttu. Olayı sadece bir trajedi olarak değerlendirdi. Hatta Millî Eğitim Bakanlığı personeliyle bağlantıya geçip Türkiye’den doktora, master vb konuda eğitim için Rusya’ya burslu öğrenci gönderdi. Daha sonra Cumhurbaşkanımızın olayı kripto fetöcülerin yaptığı dediğinde Rusya’ya saldıranların bir anda Putin hayranı olduğu gibide olmadı, o sebepten Rus halkına, Putin’e yazdıkları hakaretleri sildirmek ihtiyacı duyan sözde danışman akademikler gibi ettiği lafları sildirme çabasında olmadı. Yazdıklarımın hem diplomatik üsluba uygunluğunu kontrol ettirmek hem de herhangi bir yanlışa mahal vermemek için gönderdiğiM önemli bir büyüğüm cevaben bana “Sen bu kadar Rusları seviyor muydun “ dedi. Kendisine; Fatih Sultan Mehmet Han’ın İstanbul’a girdiğinde Hristiyan tebaaya verdiği temin-i hukuk (modus-vivendi)yi (Osman Turan, Türk Dünya Nizamının Milli, İslami ve İnsani Esasları, Turan Neşriyat ve Matbaacılık, İstanbul 1969, Cilt 2, s. 190 ) ya da kendisini görmeye gelen gayri Müslimlere bile eliyle su taşıyan bir peygamberin ümmeti olduğumu unutmadığımı ve Aliyye-i Osmâniyye’nin Büyük padişahlarından Yavuz Sultan Selim Han’ın atasözü haline gelmiş sözünü hatırlattım: Elçiye zeval olmaz (Aksoy, Ömer Asım (1995). Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü 2 Deyimler Sözlüğü. İstanbul: İnkılâp Kitabevi). Bu millet misafirini her daim iyi ağırlamış ve hele ki kendi gölgesinde ona güvenen insanları her daim korumuş kollamıştır. Emekliliğine çok yakın bir zamanda öldürülen Türk dostu sayın elçiye Allahtan rahmet dilerim. Ömer GÖK
