KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. Moskova ‘adaletin onarımı’ protestolarıyla Gürcistan hükümetini devirdi!

Moskova ‘adaletin onarımı’ protestolarıyla Gürcistan hükümetini devirdi!

Ömür Çelikdönmez Ömür Çelikdönmez - - 8 dk okuma süresi
354 0

Güney Kafkasya coğrafyasının üç önemli ülkesi Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan; Türkiye’nin güvenlik şemsiyesinde stratejik bir öneme sahip. Güney Kafkasya jeopolitiği, enerji nakil hatlarının geçiş yolu üzerinde olması nedeniyle başka ülkelerinin de (Rusya, İran, Almanya, İngiltere, Fransa, ABD ve hatta Çin) dikkatlerini çekiyor. Türkiye açısından hayati önem arz eden ve projesi tamamlanan Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı (BTC) ve Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Boru Hattı (BTE) bu bölgede bulunuyor. Trans-Anadolu Doğalgaz Boru Hattı’nın (TANAP) yapımı bittiği gibi Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı’ da(BTK) tamamlandı. Bu ulaşım ağı ile Türkiye üzerinden Pekin ile Londra arasında kesintisiz demiryolu ulaşımı hayal olmaktan çıkacak. Türkiye; ortak bir refah alanı oluşturulmasının bölge dışı mihrakların kışkırtmasıyla palazlandırılan, bölgesel sorunları ortadan kaldıracağı inancıyla, bölgesel işbirliği ve kalkınma projelerinin geliştirilmesini önemsiyor. Bir kaç gün önceAzerbeycan doğalgazını Türkiye üzerinden Avrupa´ya taşıyacak, toplam uzunluğu bin 850 kilometre olan Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı´nın (TANAP) açılışı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Azerbaycan, Ukrayna, Sırbistan ve KKTC liderlerinin katıldığı törenle gerçekleştirilmiş ancak bu törende Gürcistan’dan hiç bir yetkili bulunmamıştı. Neden acaba? Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko'”nun törene katılmasını Rusya ile yakınlaşmasına bağlayanlar var. Bu nedenle Gürcistan’dan üst düzey hiç bir yetkilinin katılmamasını Tiflis’in Moskova karşıtı tepkisel politikası görenler de mevcut. Bu açıdan bakılırsa Gürcistan Başbakanı Giorgi Kvirikaşvili’nin istifası ABD veya Rusya’nın işi olabilir mi?

ABD’nin Güney Kafkasya’yı kontrol etmek istemesinden Rusya’nın rahatsız olması yadsınamaz. Çünkü Moskova yönetimi Çarlık ve Sovyetler Birliği döneminden kalma alışkanlıkla Güney Kafkasya’yı arka bahçesi görmekten vaz geçmiş değil! ABD; Gürcistan Rusya anlaşmazlığından faydalanmanın yolunu bulmuş gözüküyor. Gürcistan’ın ihtiyaç duyduğu askeri desteği sunarak bölgeye girme çabasında. Mayıs 2017’de Gürcistan’ın NATO Parlamenterler Asamblesi toplantısına tarihinde ilk kez ev sahipliği yapmasını değerlendiren Başbakan Kvirikaşvili, “NATO toplantısına ev sahipliği yaptık. Gürcistan, NATO’ya katılma hazırlığı yapmak için tüm teknik imkanlara sahip” demiş, NATO Parlamenterler Asamblesi, Tiflis’te gerçekleştirdiği oturumda, Gürcistan’ın İttifak’a üyeliğine destek veren bildiriyi kabul etmişti. ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence’de Gürcistan Başbakanı Giorgi Kvirikaşvili ile gerçekleştirdiği görüşmede Washington’ın Gürcistan’ın NATO üyeliğini desteklediğini söylemişti. Tiflis yönetimi her fırsatta Rusya Federasyonunu zor durumda bırakacak stratejileri uyguluyor. AB ve NATO yanlısı politikaları var. Gürcistan, eski Rus ajan Sergey Skripal ve kızı Yuliya’nın zehirlenmesi olayında da İngiltere’yle dayanışma içinde olduğunu göstermek için 1 Rus diplomatı sınır dışı etme kararı almıştı. Daha sonrada Gürcistan, Suriye ile diplomatik ilişkilerini kesme kararına gerekçe olarak, Suriye’nin, Gürcistan’dan ayrılıp bağımsızlıklarını ilan eden Abhazya ile Güney Osetya’yı tanıması gösterilmişti. Rusların er ya da geç Tiflis’te ki Batı yanlısı yönetimle hesaplaşması bekleniyordu. Beklenen oldu hem de tere yağından kıl çeker gibi.

Gürcistan Başbakanı Giorgi Kvirikaşvili, eski Başbakan Bidzina İvanishvili ile yaşadığı anlaşmazlık sonrası görevinden istifa etti. Moskova yanlısı görüşleriyle tanınan Bidzina İvanişvili, Gürcü siyasetçi ve iş adamı. Ivanishvili, 1990’larda demir cevheri üreticileri, çelik fabrikaları, bankalar ve gayrimenkullerden oluşan bir servet sahibiydi. Varlıklarının çoğunu 2003 ve 2006 yılları arasında, geri kalanını ise Ekim 2012’de Gürcistan başbakanı olduğu seçimlerde sattı. Bir yıl sonra görevden ayrıldı.1 Ekim 2012’de yapılan parlamento seçimlerini kazanmasının akabinde, İvanişvili 25 Ekim 2012’de AB ve ABD’nin adamı dediği Saakashvili’ye meydan okuyarak Gürcistan Başbakanı olmuştu.

Giorgi Kvirikashvili, 30 Aralık 2015 yılından bu yana Gürcistan Başbakanıydı. 25 Ekim 2012 tarihinden itibaren 1 Eylül 2015’e kadar Ekonomi ve Sürdürülebilir Kalkınma Bakanı, 1 Eylül 2015 den 30 Aralık 2015’e kadar Dışişleri Bakanı ve 26 Temmuz 2013 tarihinden itibaren 30 Aralık 2015 tarihine kadar Başbakan Yardımcısıydı.
Tiflis doğumlu Kvirikaşvili, 1986 den 1988 kadar Sovyet ordusunda zorunlu askerliğini yapmış,1995’te Ekonomi alanında lisans derecesi ile Tiflis Devlet Üniversitesi, daha sonra 1991 yılında İç Hastalıkları bölümünden derece alarak Tiflis Devlet Tıp Üniversitesi’nden mezun olmuştu. Ayrıca 1998’de Illinois Üniversitesi’nden finans üzerine masteri var.

Giorgi Kvirikaşvili’yi istifaya zorlayan süreçle, Ermenistan eski Cumhurbaşkanı, seçimler sonrasında kendisini garanti başbakan gören Serj Sarkisyan’ın istifa süreci her ikisininde halkın protesto gösterileriyle iktidardan uzaklaştırılması nedeniyle benzeşiyor. Ama bir farkla. Serj Sarkisyan’ın istifası ABD ve AB destekli gösterilerle gerçekleşmişti. Oysa Giorgi Kvirikaşvili’yi istifa ettiren gösteriler kim ne derse desin Made İn Rusya. Çünkü işin içinde Gürcistan Başbakanı eski Başbakanı Bidzina İvanishvili’nin olduğu ortada. Son haftalarda Gürcistan’ın başkenti Tiflis protestolarla çalkalanmış, Aralık 2017’de iki öğrencinin bıçaklanarak öldürülmesinin ardından Mahkeme’nin aldığı karar binlerce vatandaşı sokağa dökmüştü. Ülkenin Başsavcısı’nın istifasına yol açan eylemlere Tiflis metrosu çalışanlarının 3 Haziran’da maaşların arttırılması talebiyle genel greve başlaması da eklenince hükümet olayları kontrol edemez olmuştu. Hükümetin istifa etmesi, başkent Tiflis’te öldürülen 16 yaşındaki oğlu ile ilgili yapılan soruşturmanın şeffaf olmadığına inanan Zaza Saralidze’nin 31 Mayıs’ta organize ettiği ve kısa zamanda kitlesel hal alan ‘adaletin onarımı’ protestoların başlamasıyla gündeme gelmişti. Yoğun protestolar sonucu ülkenin Başsavcısı İrakliy Şotadze istifa etmişti. Protestocular başta Adalet Bakanı ve İçişleri Bakanı olmak üzere tüm hükümetin istifa etmesini talep ediyordu.

Ömür Çelikdönmez
Twitter:@oc32oc39

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir