KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. ABD Münbiç’ten çekilmenin zeminini hazırlıyor!

ABD Münbiç’ten çekilmenin zeminini hazırlıyor!

Ömür Çelikdönmez Ömür Çelikdönmez - - 9 dk okuma süresi
372 0

Afrin harekâtı arifesinde Pentagon’un YPG’nin hakim olduğu başlıca vekil ordusu Suriye Demokratik Güçleri’nden (SDG) 30.000 kişilik bir sınır güvenliği gücü kurma yönündeki açıklamaları ABD ile Türkiye arasında sinir harbine dönüşmüştü. Ankara ile Washington arasında şiddetli bir çatışma geliştiğinden dem vuruluyor, tarafların gardını aldığı belirtiliyordu. Afrin harekâtı başlayınca Pentagon kuyruğunu kıstırdı, konunun yanlış anlaşıldığını falan söyledi. Şimdide benzer açıklamalar Mümbiç için yapılıyor. Türkiye’nin, Moskova’nın örtülü desteğiyle, ABD’nin Suriye’deki başlıca vekil gücü olan Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) omurgasını oluşturan YPG’ye saldırmasından dolayı bu durumun Suriye’deki ABD güçleri ile Rus ve Türk kuvvetleri arasında bir çatışmayı ve ABD ile Rusya arasında topyekün bir savaşı tetiklemesi tehlikesi gündeme getiriliyor.(1) Pentagon sözcüleri Münbiç’te ABD öncülüğündeki koalisyonun ortağı olarak PYD/SDG yerine Münbiç Askeri Konseyi’yle iş kotardıklarından söz ediyor. ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı General Joseph Votel’in ABD askerlerinin Suriye’nin Menbiç bölgesinden çekilmeyeceğini söylemesi bana kalırsa erken bir açıklama. Çünkü Afrin içinde benzer beyanları olmuştu.

Takip edenler biliyor, görünürdeki sorunlara ve krize rağmen ABD ile Türkiye arasında ilişkilerin yolunda gittiğini yazıp söylüyorum. Nitekim Afrin konusunda beklentilerin aksine ABD’nin Türkiye’nin askeri operasyonunu kolaylaştıran tutumu beni doğruladı. Aynı şey şimdi Mümbiç için geçerli. Beyaz Saray’ın açıklamalarına bakılırsa, oldukça riskli Kürt projesi için Ankara’yla ilişkilerini kurban etme niyetinde olmadığı gibi izledikleri yanlış politikalar nedeniyle Rusya’ya kaptırdıkları Türkiye’yi kazanma yollarını arıyorlar. O nedenle Washington’da Pentagon’un Trump yönetimine attığı YPG/DSG kazığından kurtulmanın hesabı yapılıyor. Hep birlikte göreceğiz; ABD’nin Pentagon mahreçli YPG/DSG’nin politikasını değiştirmesi an meselesi.(2) Söz konusu sadece ABD’nin çıkarları değil. ABD ve Türkiye’nin üyesi olduğu NATO’nun Afrin operasyonuna ilişkin resmi görüşü de Amerikalıları politika değişikliğine itiyor.
Nitekim Nato “Türkiye, istikrarsız bir bölgede bulunuyor ve terörden ciddi biçimde zarar gördü. Tüm ülkelerin öz savunma hakkı var ancak bunun orantılı ve itidalli biçimde yapılması önemli” açıklamasını yapmış, Ankara dönüşü Alman basınına konuşan NATO Genel Sekreter Yardımcısı Gottemoeller, Zeytin Dalı Harekâtı hakkında “Şeffaf, profesyonel ve doğrudan amaca yönelik” nitelendirmesinde bulunmuştu. Hatta Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel; Berlin ve Paris’in “Türkiye’nin güvenlik çıkarlarının hesaba katılması gerektiği” noktasında hemfikir olduğunu belirtmişti. Almanya’da yayımlanan muhafazakâr çizgideki Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesi de; “Türkiye’nin ‘Zeytin Dalı Harekatı’nın hedefindeki Suriyeli Kürtler, IŞİD’in başının ezilmesinde Batı’nın önemli bir müttefikiydi; öte yandan özerklik, hatta kendilerine ait bir devlet talepleri, etkileri, bir NATO üyesi olan Türkiye’nin güney bölgelerine uzanacak istikrar bozucu bir faktör. Nitekim Federal Almanya hükümeti Ankara’nın ‘meşru güvenlik çıkarları’ndan söz ederken tüm bunları değerlendirmeye alıyor. NATO’nun biraz daha zayıflatılması kimsenin işine gelmeyecektir.” değerlendirmesi yaptı.(3)
Demek istediğim; ABD diğer müttefiklerinin de tepkilerini göz önünde bulundurmak zorunda. ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü Albay Rob Manning’ın, basın toplantısında gazetecilerin sorularına verdiği cevapların doğru tahlili çok önemli. Manning aslında ABD Merkez Kuvvetler Komutanı (CENTCOM) Orgeneral Joseph Votel’in “Münbiç’ten asker çekmenin gündemlerinde olmadığı” yönündeki açıklamasını şerh etmeye, tevil etmeye uğraştı denilebilir. Münbiç’deki ABD askerlerinin Türk ordusunun olası askeri harekâtında ne tür tutum geliştireceğini Manning’ın sözlerinden çıkarılabilir. Manning; Türkiye ile Münbiç bölgesinde kuvvetlerin güvenli ayrışması konusunda iletişimleri olduğunu, TSK ile “yakın ve devamlı” irtibatın tesis edildiğini belirtti. Münbiç’teki durumun Türk ordusunun potansiyel saldırı ihtimaline karşı bir güç koruması konusu olup olmadığına yönelik bir soruya ise “Hayır” yanıtını verdi. (4) Bu ‘hayır’ sözcüğünden Türk ordusuna karşılık verilmeyeceği anlamı çıkar mı çıkmaz mı?
Washington’daki düşünce kuruluşlarından Hudson Enstitüsü de ABD-Türkiye ilişkilerinin nasıl düzeleceğine kafa yoruyor. “Türkiye, Kürtler ve Ortadoğu’da Düzen Mücadelesi”ni masaya yatırarak; ABD’nin akıl tutulmasının önüne geçme çabasındalar. Hudson Enstitüsü’nde Asya ve Ortadoğu ilişkileriyle uluslararası güvenlik konularında uzman Eric Brown’la, yine Hudson Enstitüsü’nden Bush döneminin Ulusal Güvenlik Konseyi üyesi ve o dönemde Dışişleri Bakanlığı danışmanı ve Savunma Bakanı Müsteşar Yardımcısı Ortadoğu uzmanı Michael Doran’ın önerileri dikkate alınırsa ABD, Türkiye’nin yeniden güvenini kazanabilir. Michael Doran Amerika’nın Suriye politikasını eleştirdiği konuşmasında, Washington’ın bölgede önemli rol oynaması için ortaklarıyla birlikte çalışması gerektiğini söylüyor. Doran, “Eğer Ortadoğu’da hayati çıkarımız varsa ve bölgede önemli bir rol oynamak istiyorsak, bunu ortaklarımızla yapmalıyız. Eğer bunu ortaklarla yapacaksak ve bölgede önemli miktarda gücümüz yoksa ortaklarımızın da gündemlerini dikkate almalıyız. Bu durumda, bölgeye baktığımızda çok basit bir soru gündeme geliyor. Türkiye’nin çıkarlarını görmezden gelebilir miyiz? Bence cevap kesinlikle hayır, çünkü Türkiye hayati bir ortak” görüşünde.

‘Türkiye’yi yalnızlaştırırsak durum şu andakinden çok daha kötü olabilir’ diyen Michael Doran’ın bence en vurucu ve can alıcı cümlesi, ‘Kendimizi kandırmayalım, YPG-PKK’dır’ ifadesi. Türkiye’ye karşı dürüst davranılmadığını da özellikle belirtmesi, Amerikalıların günah çıkardığı şeklinde yorumlanabilir. Eric Brown ise Türkiye’nin coğrafi öneminden söz ederek “Truman, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’da güvenlik ve Ortadoğu’da düzen için Türkiye’nin hayati derecede önemde olduğunu anladı. Truman Kongre’ye Yunanistan ve Türkiye’ye yardım çağrısı yaptı. Bu da 70 yıl boyunca barışı sağlayan Marshall Planı’nın esası oldu. Truman, bölge için Türkiye’nin siyasi karakterinin hayati olduğunu anlamıştı” dedi. Brown’ın, 70 yıldır Türkiye’nin müttefik olarak görüldüğünü, yeni durumun Amerika için ciddi bir sorun olduğunu da söylemesi de dikkat çekici.(5)

ABD’nin PYD/YPG/SDG politikasını değiştirebileceğine dair işaretler bunlarla sınırlı sanılmasın. ABD’nin önde gelen gazeteleri terör örgütü PYD/YPG’yi desteklemeye devam eden Washington’ın dünyaya rezil olduğunu ve bu gidişle Türkiye’yi kaybettirecek bir hataya imza atılacağını yazıyor. Washington’ın DEAŞ taktiklerine bile sarılan YPG’den vazgeçememesinden rahatsız olan New York Times gazetesi, Afrin’de teröristlerce gerçekleştirilen intihar bombası saldırısının ardından, “Bu, ABD’yi intihar bombacılarıyla müttefik hâline getiren garip bir duruma sokuyor” yorumunu paylaştı. New York Times’ın analizinde, Afrin’de teröristlerce Türk tankının yakınlarında gerçekleştirilen terör saldırısının ABD’yi ‘intihar bombacılarıyla’ ittifakta bulunmak gibi saçma bir konuma soktuğu değerlendirmesi yapıldı. Amerikan hükümetinin, müttefiki Türkiye ile sürtüşme yaşamasına rağmen YPG’yi bölgede tercih etmesine ilişkin Washington Post gazetesinde ise, “ABD YPG’yi seçerse Türkiye’yi kaybeder. Amerika’nın Suriye stratejisi başarısızlığa mahkûm. YPG seçilirse ABD kaybedecek” ifadeleri kullanıldı.(6)

Bakınız:
1- http://www.wsws.org/tr/articles/2018/01/23/turk-j23.html
2- https://tr.sputniknews.com/analiz/201801301032022152-abd-afrin-ypg-politikasi/
3- https://www.eurotopics.net/tr/192987/ankara-suriye-operasyonunu-genisletme-pesinde
4- http://www.turkishny.com/headline-news/2-headline-news/261882-pentagondan-afrin-aciklamasi
5- https://www.amerikaninsesi.com/a/amerkal-eski-savunma-bakani-doran-kendimizi-kandirmayalim-ypg-pkk-dir/4229727.html
6- http://www.haber7.com/amerika/haber/2537507-abd-medyasindan-pyd-itirafi/?detay=1
Ömür Çelikdönmez
Twitter:@oc32oc39

Etiketler: ABD Münbiç’ten çekilmenin zeminini hazırlıyor!,

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir